Yoldaki Mühendis 1/2

Abdullah Galib Bergusi. Filistin Direniş Hareketi Kassam’ın Batı Şeria ve Ramallah’ta bilinen en meşhur komutanı.

Kod adı Yoldaki Mühendis ya da Gölgeler Prensi olan Bergusi, Filistin tarihinde en çok ceza alan kişi. 67 müebbet ve ayrı ayrı onlarca yıl hapis cezası.. 2003 yılından beri tek kişilik hücrede yaşıyor.

Tutsak alınmadan önce lsrail’in tüm istihbaratını peşinden koşturan Filistin’in bu meşhur komutanı bedeni tutsak alınsa da zindanda kalemiyle kelimeleriyle direnmeye devam ediyor.

“Uzun zamandır tek kişilik karanlık bir hücrede yaşıyorum. O kadar uzun zaman ki artık senelerini saymakta acizim…. Tek kişilik karanlık hücreye konulmadan tam altı ay boyunca soruşturma merkezlerinde dolaştırıldım. Bu merkezlerde ölümü gördüm…Ölümle konuştum…0 da benimle konuştu.. Çok defa ölüme dokundum… Fakat el-Kahhâr olan Allah’ın yardımıyla ölüme galip geldim… Siyonistler tarafından tutuklanmadan önce hayatımın en güzel yıllarını geçirdim. Başım dik ve yükseklerdeydi. Mescid-i Aksanın kandillerinin yakılacağı yağın Filistin’e, özgür savaşçıların toprağına gelmesi çok yakındır… Aydınlık yarınlar yakındır. Siyonistlerin, Allah’ın mübarek kıldığı Mescid-i Aksa’dan gitmeleri yakındır. Filistin’in emperyalizmden, işgalden ve zulümden özgürlüğüne kavuşacağı günler çok daha yakındır.” Abdullah Galib Bergusi

Yoldaki Mühendis 2 / Yaşayan Şehit

Abdullah Galib Bergusi. Türkiyeli okur onu “Yoldaki Mühendis” kitabıyla tanıdı. Filistin’in yaşayan efsanevi komutanlarından birisi olan Bergusi Israil tarihinde 67 müebbet ve 5200 yıl hapisle en çok ceza verilen kişi.

Otobiyografisini anlattığı ilk kitabında bizleri hayretlere düşüren ve heyecanlandıran Abdullah Bergusi, hayat hikâyesinin devamı olan bu ikinci kitabında bizleri yine heyecanlandırıp; hayretlere düşürüyor.

Yoldaki Mühendis 2 devam kitabında zindanda yaşadıklarını; işkence seanslarını, düşmanın onu çözmek için uyguladığı taktikleri ve aynı zamanda da kendi iç sorgulamasını mümkün olan en yalın haliyle okur ile paylaşıyor.

“..Çoğu zaman karanlıktan ötürü yazamıyorum. Beni yazmaya iten etken ise direnişin kalemini tutma ve buradan dahi olsa direnişe ve islam’a hizmet etme isteğidir. Bu yüzden şartlar ne olursa olsun, bu can bu bedende olduğu müddetçe direnişime devam edeceğim. Olur da ruhum bedenimi terk ederse şehit; yok bedenimde kalmaya devam ederse yine şehit olurum. Ama ilkinden farklı olarak ‘Yaşayan şehit’ olurum..” Abdullah Galib Bergusi

Yorum yaz