Siddhartha
Siddhartha nirvanaya ulaşmak için yapılan kadim bir yolculuk.
Öyle bir yolculuk ki, varacağın yerin değil, yolun kendisinin önemli olduğu ve yolun sonunda kendi benliğini keşfetme hikayesi.
Bu meşakkatli ve uzun olda Siddhartha, kendi iç huzurunu bulmak ve nihayetinde yol arkadaşıyla nirvanaya ulaşmak için farklı farklı yollar deniyor. O yol her birey için ayrı bir dünya. Bu nedenle kendi yolunun arayışında Siddhartha.
Yeri geliyor yola çıktığı arkadaşıyla ayırı düşüyor, yeri geliyor yeni yol arkadaşları ediniyor. Her birinden yeni tecrübeler ve nasihatler ediniyor kendisine. Yeni yaşantıları, öğretileri harmanlıyor hayatında.
Ama hiç durmuyor Siddhartha, tıpkı fırtına eşliğinde yüksek metrelere ulaşan dalgalı deniz gibi. Hep aynı deniz ama her defasında farklı taşlara çarpan farklı dalgalar, kimi zaman hızlanıp yavaşlayan ama hiç durmadan çarpan şiddetli dalgalar gibi.
Yolunun sonunda ise öze dönüşle birlikte doğanın sesine de kulak veriyor. Sorularına cevap buluyor doğadaki güzelliklerde. Doğa aslında bilgeliğin ta kendisi tabi dinlemeyi ve duymayı bilene..
Bu ‘ben’i arama ve keşfetme hikayesinin etkisinden uzun zaman çıkacağımı sanmıyorum. Ve kitabı periyodik olarak tekrar tekrar okumayı düşünüyorum. Ve ayrıca Felsefeye ilgisi olanlara özellikle tavsiye ediyorum.