Evimize gelmek isteyen sevdiğimiz misafirlere karşı “tabi efendim buyurun başımızın üstünde yeriniz var kapımız sizlere her daim açık” diyoruz. Onlar için kapımızı daima açık bırakıyoruz.
Allah (c.c)’de dünyadaki biz misafirlerine daima bir kapıyı açık bırakıyor. Her ne zaman isterseniz bu kapıya gelebilirsiniz diyor. Ve bizim o kapıya gitmemizden memnun oluyor.
Bu kapı tövbe kapısıdır.
İşlediğimiz hataları, nefsimize yenilip girdiğimiz günahları telafi etme kapısıdır bu kapı.
Kaçınılmaz bir hakikat olan ölüm gelip bu kapıyı yüzümüze kapatmadan önce işlediğimiz günahlara karşı tövbe edelim Rabbimizden bağışlanma dileyelim. Bize sunulan tövbe fırsatını değerlendirelim.
Peki bu kapıyı çaldığımızda ev sahibine karşı nasıl davranmalıyız? Yani edeceğimiz tövbe nasıl olmalı?
Allah (cc) bunu biz misafirlerine Tahrim süresi 8. Ayeti kerimede anlatıyor ve şöyle buyuruyor; Ey iman edenler! İçtenlikle ve kararlılık içinde Allah’a tövbe edin.
Hepimizin bildiği gibi buna nasuh tövbesi diyoruz. Nasuh tövbesi ise üç şeyi gerektirmektedir;
1)İşlenilen günahı terketmek.
2)Yaptığına dair pişman olmak.
3)Bir daha yapmamaya dair karar vermek.
Ölüm bizim kapımızı çalmadan, içtenlik ve kararlılıkla birlikte biz Rabbimizin kapısını çalalım o kapıdan içeri girerek ona yalvaralım ve günahlarımızdan bağışlanma dileyelim.
